31 Mart 2024 günü yapılan belediye seçimlerinde, Van’dan gelen bir haber epeyce gürültü patırtı çıkardı. Çünkü başta Van olmak üzere pek çok şehirde sokak olayları başladı. Terör kaldığı yerden, bu şehirlerde yeniden hortlama işaretleri verdi. Yine pek çok çevreden Van’daki bu olayın hükümetin el altından yaptığı bir iş olduğu iddia edildi. (Taha Akyol, Karar Gazetesi, 03-04-2024 gibi)

Uzun yıllar Hakkari’de teröre karşı bir set gibi duran ve DYP’den milletvekilliği yapan Pinyanişi Aşireti reisi Mustafa Zeydan(Ö.2011)’ın oğlu Abdullah Zeydan’ın; “İmralı’yı basacağız, Öcalan’ı ayaklarından asacağız” diye esip gürlemesiyle birlikte, şöhret basamaklarını tırmanmaya başlamıştı. Başlangıçta pek çok kimse, “Mustafa Zeydan’ın oğlu başka nasıl konuşacak”, diye yorumlamıştır.

Oğul Zeydan (D.1972), California merkezli Kıbrıs Uluslararası Amerikan Üniversitesi Mimarlık bölümü mezunudur. Yani Türkiye’de üniversite sınavlarından sonuç alamadığı için Kıbrıs’ta Amerikan Üniversitesinde okuyup mezun olmuştur. Amerika ile duygusal temasının orada başladığı iddia etmek zordur. Önceden başka bir yerde de başlamış olabilir.

Oğul Zeydan aradan bir süre geçince Öcalan’ı ayaklarından asma siyasetinden vazgeçip, Öcalan’a bağlanmayı tercih etmiştir. Bu tercihi karşılıksız kalmamış, 2015’te HDP’den Hakkari Milletvekili tayin edilmiştir. Bir gün heyecanlanıp: “PKK’nın öyle bir gücü var ki, sizi Tükürüğü ile boğar” diye gürlemiştir. Bu çıkışı ile Türkiye’yi kendisinden haberdar etmiştir. PKK’nın ovada, dağda, mağarada, sınırların içinde, sınırların dışında amansız bir takibe alındığı bir esnada, Türkiye’yi boğabilecek bir tükürüğünden bahsetmesi, bir temenniden öte nasıl bir hayal dünyasında yaşadığını göstermesi bakımından dikkat çekicidir.

Abdullah Zeydan, şöhretini borçlu olduğu bu çıkışından sonra terör propagandası yapmaktan dolayı Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesinde 11 Ocak 2018’de 3.5 yıl hapse mahkum olmuş, Yargıtay’ın onayından sonra hüküm kesinleşince hapis yatmıştır.

27 Mart 2023’te yine Diyarbakır 5. Ağır Ceza mahkemesi, Abdullah Zeydan’ın “verilen cezayı yattım, memnu haklarım verilsin” diye müracaat etmesi üzerine, memur olma, seçme ve seçilme hakkı bu mahkeme tarafından iade edilmiştir. Amerika’da, Almanya’da ya da başka bir Avrupa ülkesinde “IŞİD sizi tükürüğü ile boğar” diyen birisine memnu hakları iade edilebilir mi? Mümkün değil edilmez. Ancak Türkiye elli yıldan beri uğraştığı PKK terörüne karşı, her nasılsa böyle kararlara da ev sahipliği yapan bir ülkedir.

Ancak 29 Mart 2024 günü mesai bitmek üzereyken Adalet Bakanlığı, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına müracaat ederek; “Abdullah Zeydan’ın memnu haklarının yanlış hesap edildiğini, seçilme hakkının iptalini” istemiştir. Adalet Bakanlığı adına bu işleri takip eden kimdir? Diyarbakır Savcılığı ise aynı gün Abdullah Zeydan’ın kısıtlılığının kaldırılması kararını iptal etmiştir.

Böyle bir girişim için neden aday listelerinin yapıldığı gün değil de 29 Mart 2024 günü yapmıştır, sorusunun makul bir açıklaması yoktur. Bir görev ihmali olduğu açıktır. Taha Akyol’un iddiasına göre, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, nereden birkaç belediye alabiliriz diye araştırıp Van’ı bulmuştur.

Zeydan’ın Dem Parti’den Van BŞB adayı gösterilmesi, parti tarafından Türkiye’ye karşı bir meydan okumadır. Tükürük edebiyatının tekrarıdır. Parti, pekala başka birisini Van’dan aday gösterebilirdi. Ancak Zeydan’ın aday gösterilmesi hem meydan okumadır hem de ona büyük bir ödüldür. Türkiye’nin Irak ve Suriye’ye büyük bir operasyon hazırlık haberlerine karşılık, içerde yeni bir sorun icat etme çabasıdır.

Bu arada 31 Mart günü yapılan seçimlerde Zeydan, 245 bin oy (% 55) alarak Van BŞB seçilmiştir. 1 Nisan günü ise Van il seçim kurulu, Zeydan’ın seçilme yeterliliğine sahip olmadığı gerekçesiyle, ikinci sıradaki Ak Parti Van BŞB adayı Abdülahat Arvas’ı Van BŞB ilan etmiştir. Bu ilan üzerine pek çok ilde sokak olayları başlamıştır. Van İl Seçim Kurulunun sırf Ak Partili adayı kazandırmak için böyle bir karar aldığı iddia edilmiştir.

Benzeri bir durum 29 Mart 2019 yerel seçimlerinde Adana’nın Kozan ilçesinde yaşanmış, SP’nin başvurusunun ardından, MHP’li aday Nihat Atlı’nın ilçe belediye seçimini kazandığı halde, Kozan ilçe seçim kurulunun,  “Atlı seçilme yeterliliğine sahip değildir” diye karar alması üzerine, ikinci sırada ki SP’nin adayı Kazım Özgan, Kozan ilçe belediye başkanı ilan edilmiştir. Bu kararın ardından sokak olayları yaşanmadığı gibi başta Taha Akyol olmak üzere hiç kimse, Kozan halkının iradesinin çiğnendiğini, yok sayıldığını ileri sürmemiştir. Mevzuata göre olağan bir işlem olarak görülmüştür.

Dem Parti’nin müracaatı üzerine YSK, 4 Nisan 2024’te Van İl seçim kurulunun kararını iptal etmiş, Dem Partili Zeydan’ı Van BŞB ilan etmiştir. Adalet Bakanlığı yetkililerinin ihmalinden ortaya çıkan bir sorun çözülmüş gibi görünmektedir. Terör örgütü tükürüğü ile Türkiye’yi boğmaya heveslenen Zeydan Van BŞB ilan edilmiştir. Van’da bu çatlağın ortaya çıkmasında sadece terör örgütünün siyasi ayağı Dem Partisini ve Adalet bakanlığı yetkililerini sorumlu görmek yeterli sayılabilir mi? Seçmenin de bilerek, isteyerek bir sorunu tercih ettiği açıktır. Seçmenin bu tercihi ile Van’ın ne kazanıp kaybettiğini zaman gösterecektir.