Bursa, tarih boyunca zengin doğası ve tarihi mirası ile öne çıkan bir şehir olmuştur.

Ancak, son yıllarda şehirleşmenin hız kazanmasıyla birlikte, Bursa'nın karakteristik yeşil dokusu giderek kaybolmaktadır.

Yemyeşil vadiler, göletler ve ormanlık alanlar, beton yığınları ve yüksek binaların gölgesinde adeta unutulmuş gibi durmaktadır.

Bursa'nın tarihinde doğa ile iç içe geçmiş pek çok bölgesi vardı.

Ancak, bu doğal alanlar zamanla beton ve asfaltın yerini almış, şehirleşme sürecinde göz ardı edilmiştir.

Mesire alanlarından kırsal bölgelere kadar birçok yeşil alan, inşaat projeleri ve genişleme çalışmaları nedeniyle yerini betonarme yapılaşmaya bırakmıştır.

Betonlaşmanın doğaya olan etkileri, sadece görsel değil, aynı zamanda ekosistemlere de zarar vermektedir.

Kaybolan yeşil alanlar, şehir sakinlerinin nefes alabileceği, dinlenebileceği ve doğanın tadını çıkarabileceği önemli birer mekan olmaktan çıkmıştır.

Kuş cıvıltıları yerini trafik gürültüsüne, rüzgarın şehir ormanları arasındaki melodiye olan katkısı yerini binaların yankısına bırakmıştır.

Çevresel etkilerin ötesinde, betonlaşma şehir sakinlerinin yaşam kalitesini de etkilemektedir.

Beton ormanlarında kaybolan doğal alanlar, insanların ruhsal sağlığını olumsuz etkilemektedir.

Yeşil alanlardan mahrum kalan bir şehir, stresin ve yoğun yaşam temposunun hüküm sürdüğü bir ortam haline gelir.

Ancak, kaybolan yeşili geri kazanmak mümkündür.

Şehir planlamasında sürdürülebilirlik ilkesine dayalı kararlar almak, yeşil alanların korunması ve restore edilmesi için adımlar atmak önemlidir.

Yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları ve halk iş birliği yaparak, Bursa'nın kaybolan yeşilini yeniden canlandırabilirler.

Yeşil alanların korunması, sadece doğayı değil, aynı zamanda şehir sakinlerinin yaşam kalitesini artırabilir.

Parklar, bahçeler ve yeşil koridorlar, insanların doğayla bağlantı kurmalarını sağlar ve şehrin sıkışık atmosferinden kaçış imkanı sunar.

Bu, Bursa'nın kültürel kimliğine ve yaşanabilir bir şehir olma hedefine önemli bir katkı sağlar.

Sonuç olarak, Bursa'nın kaybolan yeşili üzerine düşünmek, şehir planlamasında sürdürülebilir çözümler aramak ve toplumsal farkındalık yaratmak önemlidir.

Doğanın korunması, şehirlerin sadece bugününü değil, geleceğini de güvence altına alır.

Unutulmuş tarihi yeniden canlandırmak ve Bursa'nın yeşil dokusunu korumak, hepimizin sorumluluğundadır.